Giriş
(28)

yuva yıkanın yuvası olmaz?

devilred
yuva yıkanın yuvası olmaz tabirini ne kadar mantıklı buluyorsunuz? evli olan kişi meyletmese o yuva yıkılır mıydı gerçekten de? neden suç üçüncü kişiye -o kişi de kadın olur ekseriyetle- atılıyor hep? bana aşırı ikiyüzlü geliyor bu tutum şahsen.
yuva yıkanın yuvası olmaz tabirini ne kadar mantıklı buluyorsunuz? evli olan kişi meyletmese o yuva yıkılır mıydı gerçekten de? neden suç üçüncü kişiye -o kişi de kadın olur ekseriyetle- atılıyor hep? bana aşırı ikiyüzlü geliyor bu tutum şahsen.
0
devilred
(26.09.16)
yalan bi inanc. iki ornek vereyim. bugun cep arabanin anahtarini kaybettin ve x lira kadar masraf cikti yenisi cikartmak icin. bu duruma hay aklimi sikiyim dedin sustun. diger ornek vapurda bir tane ipad buldun ve sahibini aramaktansa cepe attin. ertesi gunu de arabanin anahtarini kaybettin. hay amk adamin ipadini aldik anahtar gitti karmanin amk dedin.


alakasi yok yani
0
seljax
(26.09.16)
Mantıklı bence. Bugün kaç yıllık eşini bırakıp başkasına giden yarın onu da bırakıp bir başkasına gider. Eğer kişi seviyorum dediği evli kişiyi eşinden ayırırsa kendine çok güvenmemeli bence.
0
yaren
(26.09.16)
Yaren +1
Olay guvenle alakali ucuncu kisinin yaptigiyla alakali degil
0
la noix
(26.09.16)
yuvasını yıkan yuvasını bir daha başkası için yine yıkar mantığı. bkz brad pitt
0
benim adim kerim hepinizi severim
(26.09.16)
kimsenin kimseyi ayırdığı yok işte, ikiyüzlü bulduğum tam da bu.
0
🌸devilred
(26.09.16)
Nesi ikiyüzlü ki? Kişi evliliğini kurtarmak yerine başkasına gitmiş. O başkası buna kancayı takmadı da kendi buldu gittiyse dev ahlaksızmış derim. Ama onun bulmadığı, aksine ona yapışan biri varsa ve onu eşinden ediyorsa bunu lanetler insan yani. Normal.
0
yaren
(26.09.16)
Kadına karma bulduğundan filan değil de @yaren'in dediği gibi adamın karakterinin değişmeyecek olmasından ötürü doğru bir önerme.

(bkz: Acun ılıcalı)

1.yi 2. ile aldattı, 2'yi 3. ile, bakalım sıradaki kim.

senin dediğin de doğru ama aslında söz konusu deyimde ''yuva yıkan'' kişi 3.kişi olarak yansıtılmasa daha doğru olurmuş teknik olarak. Yani sanki 3. kişiye karma vuruyormuş gibi algılanıyor ama aslında @yaren'in dediği gibi oluyor.
0
neferkitty
(26.09.16)
pardon da kim kime kanca takabilir karşıdakinin eğilimi olmasa? bırakmak gerekli bu "ahlaksız kadın, kocamı elimden aldı!!!" tavırlarını. kocanın gidesi vardı ve gitti, bu diğer kadının sorunu değil ama nedense sadece diğer kadının (kişinin ya da) sorunu gibi yansıtılıyor, bu çok acayip geliyor.
0
🌸devilred
(26.09.16)
3. kişi çoğunlukla seviştiği kişinin evli olduğunu bildiği için o da suçludur. ünlülerin hayatlarına bakarsanız örnekleriyle çokça görülür. yuvaları yıkan da bu 3. kişiyle olan haşna fişnenin ortaya çıkmasıdır. birinci kadını aldatan herkes 2. yi aldatmaya hayli meyillidir. bu yüzden adam kadar 3.kişi de suçludur.
0
gotic
(26.09.16)
"yuva yıkan" diye net olarak belirtilmiş burada olay. bu tek başına her zaman "evli kişinin meylettiği" bir denklem değil yani. bariz "yıkan" o ise zaten yuvası da olmasın bence. haketmez.
0
matrix
(26.09.16)
3. kişi niye suçlu biliyor musun, evli özneyi alıştığı düzenden kopardığı, bunu zorla dikkat çekerek/uğraşarak yaptığı için. Tekrar söylüyorum, eğer evli özne 3. kişiyi kendi bulduysa suç önce öznenin. Ama 3. kişi de öznenin evli olduğunu bile bile olaya devam ediyorsa, özneye değil onun eşine ve varsa çocuklarına saygısızlık etmiş oluyor. 3. kişi her türlü suçlu yani. Özneyi daha az suçlarlar çünkü evlilik zaten sorumluluk getiren, çoğu zaman sıkılınan veya çatışılan bir kurum, özellikle erkeklerin dışarı kaymasına alışmış bünyeler için hiç de özne suçlu olmaz. Konu sadece özne değil onun ailesi aynı zamanda.
0
yaren
(26.09.16)
karma is a bitch lafına inanırım. yani etme bulma dünyası.
0
shotgunwoman
(26.09.16)
mantıksız ve yersiz bir inanç.

evlilik ve aile elbette kutsaldır.
ama insanların sadece bu kurumlara olan bağlılıkları nedeniyle mutsuz olmalarını gerektirecek kadar da kutsal değil.

meşhurların yaşamlarını örnek göstermek çok saçma, zira hiçbirimizin yaşamadığı kadar "aşırı" hayatlar yaşıyorlar genelde.

eğer evlendiğiniz kişiye duyduğunuz sevgi bittiyse ve bir de başka biri hayatınıza girdiyse ve onu sevdiyseniz, onunla olmalısınız.
ya da mantık evliliği yapsanız da, olması gerekenleri yerine getirseniz de, bir gün başkasına aşık olabilirsiniz.

bu durumlarda sağlıklı olan boşanmaktır, yürümeyen ve aslında kimsenin istemediği bir evliliği sürdürüp herkesi mutsuz etmek değil.
yani evlilik sırf adı evlilik diye her şeyin üstünde olmamalı.
insanlar mutlu olmalı.

gerçekten evli erkek avcısı olan kötü niyetli kadınlar var elbet.
ama "yuva yıkan"ın tanımı nedir?
bir adam başka bir kadına aşık olduğunda, kendi karısını boşadığında, aşık olduğu kadın yuva yıkan mı oluyor?
yoksa sırf adam zengin diye binbir numarayla adamın aklını başından alıp, parası için adamı kafeslemeye çalışan mı?
(burada adamın da aptal olması bir unsur tabii)

bir sürü örnek var, hepsi aynı kefeye koyulamaz.
bazıları da yuva yıkmıyor, ama kendi hayatında çok büyük fedakarlıklar etmek zorunda kalarak yaşıyor o aşk ya da o ilişki için.
bu bilinmediği zaman kimsenin ruhu duymuyor.
ama bu açıkça ve özgürce yaşanmak istendiğinde evlilik biterse, yuva yıkılmış oluyor.
oysa öyle bir ilişkinin devam etmesindense, herkesin açık ve net davranması daha doğru.

olaylar ve durumlar konusunda illa bir yargıda bulunmaya çalışmak yersiz.
her hikayede de suçlu biri olmak zorunda değil.
kimse ilişkilerin içinde ne yaşandığını bilemez.
ve bazı evlilikler de bitmesi gerekirse biter, bitmeli de.

bence de saçma ve ikiyüzlü bir tutum.

(gerçek aşklardan ve gerçek duygulardan bahsediyorum, şımarıklığından onunla bununla ilişki yaşayan ve on kişiyle evlenenlerden değil.)
0
blatta hiberna
(26.09.16)
çünkü yuva yıkanın yuvası yıkıldığında onun sorunu oluyor. aldatan yine aldatıyor, ona giren çıkan yok
0
la noix
(26.09.16)
iki taraf da ahlaksızdır
0
limoncello
(26.09.16)
Limoncello +1, başkasının ahını alan mutlu olamaz.
0
geçerkenugradım
(26.09.16)
yuva yıkan sadece 3. taraf değil ki burada. aldatan kişi de kendi yuvasını yıkmış oluyor teknik olarak.

yani eşini aldatan bir adam, diğer kadın için eşini terk ettiğinde yuvasını dağıtmış olmuyor mu? ben senin görüş açını pek anlayamadım açıkçası. sen 3. kişi odaklı yaklaşıyorsun konuya ben ise yuvayı yıkanın bizzat aldatan eş olduğunu düşünüyorum.

hepsini değil ama yukarıdaki bazı cevapları okudum. arkadaşlar demiş zaten, insan 7'sinde ne ise 70'inde de o oluyor. bugün ortada seni aldatan bir adam varsa eğer bu adam ileride birlikte olduğu kadını da %99 aldatacak ve o yuva yıkılacak.

en azından benim bu sözden anladığım bu.
0
köstebek kurabiye
(26.09.16)
"yuvasını yıkanın yuvası olmaz" denmediği için bariz şekilde üçüncü kişi işaret ediliyor bu söylemde, bu konuda tartışmaya gerek olmadığını sanıyorum.
0
🌸devilred
(26.09.16)
iki taraf da suçludur. en büyük suçluysa elbette ki evli olduğu halde eşini aldattan kişi de. üçüncü kişinin bu kadar üzerine gidilmesinin sebeblerinden biri de bana göre, kadınların bu olayı bi noktadan sonra ego savaşına döndürmesi. diğer kadını toplumda küçük düşürmeye çalışması. örneğin Şeyma Subaş'ının "boşandılar" snap'i, Kıvılcım Ural'ın açıklamaları. bu durum insanlarda antipatiye yol açıyor işte, insanlar da kendilerini böyle avutuyor.

Ha, bana göre burada en büyük suçlu erkek. Hem sadakatsız, hem yalancı hem de eşim dediği kadını küçük düşürülmesine göz yumuyor.

yalnız; evli erkeklere birlikte olan ve daha sonra kendisi de aldatılan onlarca örnek var. bunu da unutmayalım. ona yapan sana da, bana da, yapar işte.
0
demedim mi haydar demedim soyle
(26.09.16)
İllaki "yuvasını yıkan" diye vurgulamaya gerek yok ki. İllaki sahiplik eki belirtmemize gerek yok. Ortada bir yuva var ve bu yuva yıkılıyor. "Yuva yıkmak" sözüne ben dolayısı ile hem kadını hem de erkeği katıyorum. Hatta bunu diyor ve artırıyorum, ben şu ana kadar hiç senin gibi düşünmemiştim. Bunu hep çift taraflı düşünmüştüm.
0
köstebek kurabiye
(26.09.16)
aldatma işi kişinin kendisiyle alakalı bir durum. bir insan birisini aldattı diye bundan sonraki ilişkilerinde de hep aldatacak diye diye bir şey yok. o insanı mimlemek saçma geliyor. aldatmayan insanın bundan sonra da aldatmayacağı garantisi var mı? yok. çoğunluğun aksine ben buna inanıyorum.

bunun dışında soruda asıl sorulmak istenen üçüncü kişiye bok atılırken aldatan eşe daha hafif suçlama yapılması sanırım. buna da katılmıyorum. aksine bekar bir insan neden elalemin karısının, çocuğunun sorumluluğunu üstlensin? adam düşünsün ya da kadın düşünsün kendi karısını ve çocuğunu. adam/kadın daha kendi ailesini düşünmezken ve kendi yuvasını kendisi yıkarken bir tercihte bulunmuş oluyor. bu durumda üçüncü kişinin suçu bundan daha ağır olamaz bence.
0
ruhen hastayim ben
(26.09.16)
"Gidesi varmış demek ki gidiyor" denilmesine ben kesin surette karşıyım. Sensiz (sen=genel) de gidebilir adam. Gitmesi için illa X kişisine ihtiyacı yok.

Bir de tabii hayat seçimlerden oluşuyor. Ve insan seçtiklerini yaşıyor.
0
dessy
(27.09.16)
The Affair de adam 15-20 yıllık karısını ilk defa aldatıp, aldattığı kadınla evleniyor ve bu karısını da aldatıyordu.
Adamın psikoloğu ona dair şöyle bir çözümleme yapıyordu; o 15-20 yıl sürecinde kendisine kur yapan ya da hoşlandığı kadınlar oluyor ama karısını aldatmıyor. Bir kere aldattığındaysa bir eşikten atlamış oluyor. Bunu bir kez yapabildiğini görünce yine yapmakta bi sakınca görmüyor.
0
petekpare
(27.09.16)
Hic mantikli bulmuyorum. Tabiatin oyle mutlak adalet mekanizmasi falan yok. Adaleti saglamak ya da saglamamak sadece insanlarin elinde.

Sana kesinlikle katiliyorum, tum kabahat 3. kadin kisiye yukleniyor sanki adama zorla gunah islettirilmiscesine. Ama aldatan kadin oldugunda isler degisiyor, bu sefer 3. kisiyi (bu sefer erkek) kimse gormuyor ve kadin aldatti oluyor. Kimse "bu adi adam bunu ayartti" demiyor, herkes kadinin kendi insiyatifiyle ihanet ettiginin farkinda ama erkek aldatinca bu kadar farkindalik yok. Eger erkegin takildigi kadin fingirdek bir seyse zaten direkt kadina patliyor olay.

"Kadin sinyal vermezse erkek zaten yanasmaz, kadinda bir sey var ki adam yanasmis" gorusu hakim toplumda. Isin ironik tarafi bu goruse erkekler kadar kadinlar da katiliyor. Arkadas hirsizin hic mi sucu yok?
0
stavro
(27.09.16)
buradaki laf üçüncü kişinin bilerek ve isteyerek yuva yıktığı zamanlar için. çevremde pek çok kere gördüm bunun örneğini . en son uzaktan tanıdığım 2 çocuklu bir öğretmen arkadaşın başına geldi. 3. kişi o kadar kötüydü ki kocasının üstündeki evi sattırıp başka şehirde kendine düzen kurdurdu.
0
yue
(27.09.16)
aldatmak herkesin hakkında büyük konuştuğu ama çoğunluğun o lafları yediği bir mevzudur. pek çok sebebi olabilir. karma, ilahi adalat gibi şeylere sadece gülerim zaten. bazı insanlar bir kişiyle bir hayat geçirebiliyor, bazısı da geçiremiyor. konu bundan ibaret.
bonus: yuva yıkılabilen bir şey değildir.
0
vecihi ile fikret
(27.09.16)
@stavro

aynen aynen. kadın kendi aldatınca da o.ospu oluyor, erkek kendisiyle aldatınca da. ataerkil toplum olmanın sonuçları sanırım bunlar.
0
🌸devilred
(27.09.16)
nice yuvasız insanlar var sokaklarda hiçbirinin de yuva yıkmak nedir haberleri bile yok. ama şuna inanırım sevginin sadakatin olmadığı yerde mutsuzluklar vuku bulur. bir anlık çekicilikle yuvasını yıkan insan bedelini ağır öder. ben buna imtihan diyorum.
0
for day to break
(27.09.16)
(15)

kocalarına "aldatma izni" veren kadınlar?

demedim mi haydar demedim soyle
staj yaptığım yerdeki kadın (aynı Zamanda annemin arkadaşı) kocasına aldatma izni verdiğini söyledi. Yadırgadım. O da "senin yaşındayken ben de, öyle düşünürdüm, ama öyle ya da böyle aldatatıyor en azından benim iznimle olsun" dedi. :/ kadının yaşı 37, altı yıldır evli, eczacı ve iyi bi geliri de va
staj yaptığım yerdeki kadın (aynı Zamanda annemin arkadaşı) kocasına aldatma izni verdiğini söyledi. Yadırgadım. O da "senin yaşındayken ben de, öyle düşünürdüm, ama öyle ya da böyle aldatatıyor en azından benim iznimle olsun" dedi. :/

kadının yaşı 37, altı yıldır evli, eczacı ve iyi bi geliri de var. yani, bu kadın bunu kendine niçin yapıyor? benden başka da pek kimse yadırgamadı kadının söylediğini. herkes içten içe bu durumu kabul ediyor mu?

bu neyin kafası ben sahiden anlamadım. evlilikten tamamiyle soğumak üzereyim.
0
demedim mi haydar demedim soyle
(26.09.16)
kendinin de izni varsa sorun yok aslında.
0
lcha
(26.09.16)
Her ilişkinin dinamiği farklıdır. Herkes aynı sterotipe uyacak diye bir kural yok. Onlar da öyle bir evlilik kurmuşlar demek ki. Açık evlilik diye bir kavram var, bakabilirsin, düşündüğün kadar garip bir durum değil.

Ben de aldatma taraftarı biri değilim, ilişkilerimde tek eşlilik beklerim. Ancak ilişkilerin bir kaidesi olmadığını, herkesin birbirinden farklı olduğunu da biliyorum. içten içe bu durumu kabul ediyor, bunu kendine niçin yapıyor, bu neyin kafası gibi düşünceler çok ahlakçı ve önyargılı. Bence düşünüş şeklini sorgulaması gereken sensin.
0
buff
(26.09.16)
@lcha +1 belki aralarında anlaştılar? tek eşlilik öyle çok kolay bir şey değil toplum tarafından aldatmaya çılgınlııık diye bakılması da bana değişik geliyor mesela.
0
freya
(26.09.16)
buff + 1

Bir arkadaşım da 'Tek gecelik ilişkisi olmasını umursamam ama arkadaşlarımızdan biriyle olmaz. Yabancı biri ile anlık kendine başa çıkamaması çok da umrumda değil, etkilemez beni' diyordu.

Herkesin kendi dinamiği var. Senin benim kafamıza yatmıyor olması, onlar için işe yaramaması demek değil. Bu düşünce bana da çok uzak görünüyor ama belki 10 yıl sonra geleceğim yer orası. Herkes bu durumu kabul etmiyor tabii ki ama neyi, niye kabul ettiğini bilemeyiz. Geçen gün bilimsel bir makaleye denk geldim. Orada diyordu ki 'Eskiden aldatma durumunda kadınların ayrılmaması, birlikte kalması yönünde mahalle baskısı vardı. Ayrılan kadına iyi gözle bakılmıyordu. Şimdi mahalle baskısı tam tersi yönde hareket ediyor. Ayrılmayan kadına kötü bakılıp gurursuz olduğu arkasından söyleniyor' gibi şeyler yazıyordu. Gerçekten, ilişkileri kendi hallerine bırakmanın zamanı geldiğine inanıyorum. Gerçekten 'Neden bunu kabul ediyorsun' sorusuna 'Paşa keyfim öyle istedi' cevabını verebilsin artık insanlar. Sadece kadınlar değil, insanlar. İnsanın başına gelmeden söylemesi kolay tabii ki, kim ister ve kim hayalini kurar böyle bir durumun ama evlilik kişi ne isterse o hale gelir; baktı gelmiyor, ne yapacağı yine onu ilgilendirir. Açık evlilik istiyor olabilir; belki konuştuğun kadınlar sevişmekten zevk almıyordur ve bu işi 'taşerona' devretmek istemiştir. O sadece 'hayat arkadaşı' arıyordur, kocasından hayatı boyunca onu yalnız bırakmayacağı arkadaşlık bekliyordur, ötesine karışmıyordur. Bu sayıdaki kadınlar da azınlık değil. Belki 20 yıl sonra adamın libidosunun düşmesini bekleyecek, belki 3 gün sonra 'öeh, yeter' deyip çekip gidecek; kendi nasıl mutlu oluyorsa onu yapsın.

'Senin başına gelse ne yaparsın' desen, inan ki bilmiyorum. Belki anında kapıyı çarparım, belki ilk başta sindiremem ama 3 yıl sonra 'Ya ben senin aldattığını anca anladım, jeton köşeli' derim, belki de 'Anaa, yapabiliyor muyduk böyle, iyi oldu' derim. Belki görürüm, belki görmem bu durumu ama başa gelmeden kınamamak gerek.
0
aychovsky
(26.09.16)
Ben evlilik konusunda bu tırt "dinamikler farklı olabilir, onlar da o şekilde bir düzen kurmuştur" safsatasına inanmıyorum, evlilik demek "tek eşlilik" demektir bir nevi, başına "açık" ibaresi konduğu vakit "ay osman senin bu cuckold fantezin için yan sokaktaki marangoz james'i buldum, nasıl?" olayı bence dinamikten öte iğrenç bir şey, ya da "nalan elbette en yakın arkadaşım fahri ile sevişebilirsin, sonuçta açık bir evlilik yaptık, bu bizleri rahatsız etmemeli, ben de senin üniversiteden arkadaşın gaye'yi ayarladım ^.^" olayı da aynı bok, yani anlayacağın bence iğrenç şeyler bunlar, bu arada zerre "ahlakçı" biri değilimdir ama bu konularda da "böyle şeyler de var" genişliğine anlam verememekten kendimi alamıyorum, bilmiyorum benim görüşüm bu, bu bahsettiğin kadının kendine saygısı yok.
0
devorgilla the gunslinger
(26.09.16)
İzin verilmişse o aldatma olmaz ki. Kadın bence kocasının kendisini aldatmasını teorik bir şekilde engellemiş. Aldanmıyor yani.

Ama erkeğin sürekli kadın değiştirip evinde sabit bir kadın bulundurması, onu ya hizmetçi ya da anne yerine koyduğunu gösterir. Bu bir kadının kadınlık onuruna terstir bence. O kadının da sevdiği adamla olmaya, onunla aile olmaya, onun mahremi olmaya hakkı yok mu, bunu bir nikahla sağlıyor ama bir izinle de yıkıyor. O zaman ya o kadın kocasını çok seviyordur ya da o düzeni yıkmasını engelleyen bazı sebepleri vardır.
0
yaren
(26.09.16)
devorgilla'ya çok güldüm :)

buff'a katılıyorum, ama burada şöyle bir şey var; kadın "izin verdim" diye kendini kandırarak en azından aldatılmanın bir kısmını mantıklı hale sokmuş.
izin vermesi, kalbinin kırılmadığı ya da bunu canı gönülden onayladığı anlamına gelmiyor.
muhtemelen yine aynı şeyleri hissediyor, ama işte kuyruğu dik tutma çabaları, "ben izin verdim" dedirtiyor.
işi saçma gösteren şey bu bence.

ama cuckold ya da swinger gibi durumlarda iki taraf da zaten bunu "istiyor".
"benim beyi evde tutamıyorum, kadın kızdan alamıyorum. bari swinger olalım da, adamın gönlü olsun, ben de merak etmeyeyim geceleri" demiyorlar yani.

"aldatmasına izin verdim, ama ben de aldatıyorum" dese, orada kendine göre bir felsefe geliştirmiş ve bir denge kurmuş kadın derdim.
çünkü yaptığı yorumdan, asıl tercihinin kocasının aldatmamasını istediği olduğu anlaşılıyor zaten.
yani bu ilişkinin dinamiği kategorisine giren bir şey değil.
bu, adamla başa çıkabilmek için uydurulmuş bir kendini kandırma yöntemi.
şu anda durumu kendine uygun hale getirmeye çalışması biraz üzücü olmuş tabii.
bizi ilgilendirmez, ayrı mesele.
0
blatta hiberna
(26.09.16)
Kadının da başkalarıyla olma izni varsa aynı şekilde, o zaman adil.

Ama Türkiye'de "adam nasılsa aldatıyor, bari ben izin veriyor gibi yapayım da en azından gururumu kurtarayım" durumu daha yaygın. Bu da adil değil elbette. Gerçek bir açık ilişki yaşanıyorsa da kime ne yani.
0
inawen
(26.09.16)
kendisine saygısı yoktur.
0
sta
(26.09.16)
@inawen +1 düşündüğüm her şeyi yazmış zaten.
0
ruhen hastayim ben
(26.09.16)
kendisi de yapiyordur, o yuzden rizasi vardir.
0
ubi dubium ibi libertas
(26.09.16)
minnet ve tam aidiyet insanı olduğumdan bana itici geldi. insanın aklına bile gelmemesi gerekiyor bana göre bir başkasıyla x bir hal. haliyle bunun oturulup masaya yatırılması çok soğuk geldi. erkek olsam da durum böyle. bu örnekten yola çıkarak da şunları söyleyebilirim;

1) kadın ego yapıyor olabilir. kendini anca bu fikirle tatmin edebiliyordur. öteki türlüsünün altında eziliyordur.

2) herkes halinden memnun ise bize laf etmek düşmez. dinamik, algı, bakış açısı farklılığı konusuna giriyor. ama cidden memnun olması gerekiyor herkesin. yoksa kadın buna izin verirken bir yandan da yutkunuyorsa olmaz o şekilde.

3) önce dedim kadın da yapıyorsa olsun. ama sonra düşündüm çok da gerekmiyor. sadece kadının da yapabilme opsiyonu cepte olmalı. kadın bunu yaptığında adam "başlarım öyle işe" diyip bozuluyorsa yine olmaz o şekilde.

4) bu salt cinsellik mi ama bunu da bilmek gerek. ben tüm kıskançlıkları "erkeğin başkasından ereksiyon olması" noktasına indirgeyenleri anlamıyorum.
0
matrix
(26.09.16)
niye kadını illa çilekeş gösteriyosunuz ki? belki gerçekten halinden memnundur. herkes sizin gibi olmak zorunda değil ki.
not: erkeğim seviglime böyle bi izin vermem. geri kafalı falanım.
0
ghilleinthemist
(26.09.16)
kadını küçüklüğümden beri tanıyorum, annemden dolayı. bir de bu kadın kimseyi beğenmiyordu, kendine layik görmüyordu. Çok seçiciydi.

ortada "açık evlilik" yok bildiğim kadarıyla. hatta kadın kocasını çok seviyor - adam için yapmayacağı bi'şey yok. o yüzden tuhaf buldum açıkcası. "metreslik" olayından daha çok kaçamak/ons olayına izin veriyor. anneme göre de adama bu konuda da kendisi cesaretlendirmiş. belki de bundan hoşlanıyor :/


bana tuhaf geliyor bilemiyorum. Bu kadar seçici olan kadının sonunda böyle bi evlilik yaşaması, bir de "zaten hepimiz aldatılacağız, en azından ben biliyorum" düşüncesi bana saçma geldi. sanki bizimle dalga geçiyormuş gibi.
0
🌸demedim mi haydar demedim soyle
(26.09.16)
dediğin gibi tek taraflı bir durum söz konusuysa kadın muhtemelen kocasını kaybetmek istemiyordur, bu kadar basit. ben izin vermesem terk edip yine başkasıyla sevişecek diyordur. eşinin başkalarıyla birlikte olmasını istemeyen yeni evli biri bunu söylese belki onursuz ve gurursuz olmakla suçlayabilirim ama 37 yaşında bir kadın "ha öyleyse tamam hadi iyi akşamlar" diyerek eşini terk edemeyebilir. aynı şey erkek için de geçerli. "mahmut ben seks istiyorum" diyen kadına "HIAA GEBER ORUSBU" deyip tası tarağı toplayabilecek kaç tane adam var? burada ahkam kesmek, erkeklik taslamak, gurur yapmak kolay.

kaldı ki bazı insanlar için cinsellik ön planda ya da çok önemli olmuyor. yani inanır mısınız bilmem ama başkasının vajişinde halay çekip evli olunan kadını sevmek, onu arzulamak mümkün olabiliyor. eş olmak seksin çok ötesinde bir şey çünkü. ben mesela eşim müsaade etse, "benim için sıkıntı yok" dese, her ay 3-5 farklı hanımefendiyle cima eylesem, eşimi yine hepsinden daha çok severim. onlarla sadece SEKİS yapıyorum çünkü. eşim farklı. eşim ulan çünkü. işte bazı insanlar sırf seks için hayat arkadaşlarını kaybetmek istemiyor. ne kadar doğru ne kadar yanlış onu ben bilmem, yargılamam da. kendi fikrimi söylüyorum.

bir de şöyle bir durum dikkatimi çekiyor benim çevremde: belli bir yaşı geçmiş insanlar cinsellik konusunda çok daha rahat davranmaya başlayabiliyor. kaldı ki ben muhafazakar çevrede büyüdüm. muhafazakar bir ailede büyümüş 17 yaşındaki kızın ahlak anlayışı, evliliğe ve cinselliğe bakış açısı; aynı kızın 40 yaşına gelmiş, 3 çocuk sahibi, 23 yılda bafinin dibine vurmuş kadınla aynı olur mu? ha muhafazakar insanların büyük bölümü dini nedenlerden dolayı zaten tek eşliliğe çok önem veriyor ama gerisi için öyle bir durum yok.
0
der meister
(26.09.16)
(6)

İphone şarj aleti sorunu tek bende mi var?

dessy
Orjinal şarj aleti bir sebeple 2 sene kadar önce öldü. O gün bugündür 5. şarj aletini alıyorum. Orjinaller çok pahalı diye almamıştım ama bilseydim iki üç ayda bir yenilemem gerektiğini, orjinal olanından alırdım. iphone kullanıcılarında benzer şarj aleti sorunu var mı?
Orjinal şarj aleti bir sebeple 2 sene kadar önce öldü. O gün bugündür 5. şarj aletini alıyorum. Orjinaller çok pahalı diye almamıştım ama bilseydim iki üç ayda bir yenilemem gerektiğini, orjinal olanından alırdım. iphone kullanıcılarında benzer şarj aleti sorunu var mı?
0
dessy
(26.09.16)
En azindan kablo orijinal olsun, ucu onemli degil :)
0
kuehles blondes
(26.09.16)
direkt arabanın usb girişine bağlayıp şarj ediyor millet. şarj aleti çabucak bozuluyorsa kullanımda bir hata vardır diyorum.
iphone değil ama yaklaşık 3 senedir aynı ipad şarjını kullanıyorum.
0
sutlu nescafe
(26.09.16)
apple cihazların kablo sorunu evrensel bir durum. yan sanayi kablolar sürekli kullanıma dayanmıyor. üstelik çoğu itunes bağlantısını da verimli olarak sağlayamıyor. en ucuz 10 liradan alsan bile 50 tl vermişsin, orijinali 90-100 lira falandı en son aldığımda. bir tane orijinal al kurtul bence. ben bir tane de yan sanayi aldım yanına, kablonun hırpalanma riski olan (seyahat, alelacele sırt çantasına tıkıştırma gibi) durumlarda onu kullanıp kendimce kabloların ömrünü uzatıyorum..
0
nrmnm
(26.09.16)
orjinal aldım rahat ettim +1

yan sanayi dayanmıyor
0
cedex
(26.09.16)
benim yan sanayi fiş prizdeyken patladı. Etrafa zarar verecek şekilde değil tabii ama pof diye bir ses geldi ve içi sim siyah oldu bir anda. o günden sonra yan sanayi ürün ile şarj etmedim cihazı.

cihaza zarar gelmedi bu arada.
0
himmet dayi
(26.09.16)
benim de var, üstelik orjinaller. çok ısınıyorlar, bazen korkuyorum patlayacak diye. yeni aldım o da aynı şekilde. sırf bu yüzden bir daha iPhone almayı düşünmüyorum.
0
demedim mi haydar demedim soyle
(26.09.16)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.